LAN DURSANA Bİ: BU NE BİTMEYEN MAL SEVDASI
- Fantastik yaman tilki 
- 24 May
- 3 dakikada okunur
Lan dostum... Bi' yere geç otur, arkana yaslan, kafayı dağıt. Bu yazı sana, bana, ona... hepimize! Çünkü bu devirde, herkes cebini düşünüyo, gönlünü değil. Herkes vitrindekiye yanıyor, aynadakine değil. Dert belli: PARA! Ve o paranın peşinde koşarken, insan kendini kaybediyo. Ama dur lan, biz burada gözümüzü açalım, aynayı tutalım. Çünkü bazı gerçekleri yüzüne yüzüne söyleyen biri lazım. İşte ben geldim: YAMAN TİLKİ!
"YETMİYO LAN, NE VERSEK YETMİYO!"
İnsan oğlu var ya… Bildiğin sınırsız indirime girmiş açgözlü lun! Ne kadar versen, “bu da az lan” der. 5 lira olur 10, 10 olur 100, sonra 100 de yetmez; çünkü Mehmet’in ceket 5.000’likmiş, onunki hâlâ geçen sezondan kalma! İşte insan böyle lan: Gözünü başka yere dikmişse, kendi elindekini beğenmez. Aynı tabak, aynı kaşık, aynı yemek ama başkasının sofrada görünce iştahı kabarıyo. Niye? Çünkü onda var, sende yok!
Daha çocukken başlıyo bu. Oyuncağını bırakır, başkasınınkine ağlarsın. Sonra büyürsün, aynı sistem devam eder. Araba olur, ev olur, telefon olur, mevki olur. Ama zihniyet değişmez: “Onda varsa, bende de olmalı!” Ulan sanki eksik kalınca öleceksin! Hayır, ölmezsin de içten içe yanarsın işte. Bu da seni tüketir lan, hem cebinden hem ruhundan.
"LAN KARNIN DOYMUYO MU? O ZAMAN DERDİN NE?"
Bak şimdi... Karnın tok mu? Bir çorba, bir ekmekle doyuyon mu? Doyuyon. E başını sokacak bi yerin var mı? Var. E o zaman niye hâlâ mutsuzsun lan? Çünkü senin derdin karın değil, senin derdin gösteriş. Gösteremedikten sonra giydiğin montun da, taktığın saat de anlamı yok sana. Mutluluğu 'like' sayısıyla ölçen bi nesil olduk lan. Kız arkadaşın seni seviyo, ama o seni story atmıyo diye surat yapıyosun. Oğlum, aşk bile pazarlık konusu olmuş lan!
Bak gözünü seveyim… Ne yaşadıysan, kendine bir bak. Son üç yılda kaç kere gerçekten mutlu oldun, telefonunu eline almadan? Hadi lan, dürüst ol! Hep bi şey eksikti di mi? Çünkü hayatı hep satın almaya çalıştık. Halbuki hayat markette satılmıyo lun!
"KREDİYLE MUTLULUK ARAYAN NESİL"
Düştük lan bu hale... Takside taksit yaptıran millet olduk. Ayakkabıyı alıyoruz, ödemesini 12 ayda yapıyoruz. 12 ay boyunca ayağındaki ayakkabıyı giyerken, hâlâ borçlusun. Gülüyosun ama içinden ağlıyosun. Ya da yeni telefon alıyosun, açılış ekranında banka mesajı çıkıyo: “Kredi kartı limitiniz dolmuştur.” Ulan bi sevinemiyosun ya! Sevinçle sıkıntı aynı anda geliyo!
Paran yetmiyo ama sosyal medyada “Oh hayat bana güzel” postu atıyon. Yeme bizi lun! Biz de ordayız. Biz de biliyoz o kahvenin sponsor değil, krediyle alındığını. Biz de biliyoz o tatilin aslında 18 taksitli olduğunu. Ama işte sistem böyle işte: Göstereceksin! Paylaşacaksın! Tükeneceksin! Yandık lan!
"PARA İYİDİR DE, AMA SADECE BİR ARAÇTIR"
Şimdi bazı akıllılar çıkıyo, “e para olmadan da yaşanmıyo ki” diyo. Doğru lan, para olmadan yaşanmaz. Ama sadece yaşanmaz! Yaşamak için para gerek, ama yaşadığını hissetmek için dost gerek, sevgi gerek, huzur gerek lan! Bunlar parayla satılmıyo işte, kafayı çalıştır biraz.
Biri seninle param var diye dostsa, o dost değil, o ***manyağın teki! Biri sana paranla saygı gösteriyosa, sen saygı değil, gölge satın almışsındır. Kendine gel be! Herkesin peşinde koştuğu o milyonlarca lira, kalbine huzur koymuyo ki. Koysa, milyarderler mutlu olurdu. Ama onlar da depresyonda, onlar da psikoloğa gidiyo, hem de VIP odalarda!
"LAN MUTLU OLMAK ÜCRETSİZ, DENESENE!"
Mutluluk dediğin şey var ya lan, iki kişiyle içilen çayda, gece sokakta yapılan kahkahada, yağmurda yürürken söylenen saçma şarkıda…
Bir çocuğun gözlerine baktığında anlarsın aslında hiçbir şeye ihtiyacın olmadığını.
Ama nerdee... Sen hâlâ o konsere gidemedin diye darlanıyosun, hâlâ o markanın yeni modelini alamadın diye hayata küsüyosun.
Ulan bi dur be! Bi dur da yaşadığını fark et! Şu hayat var ya, geçiyo. Hem de hızlı geçiyo. Sen hâlâ neyin peşindesin? Paranın mı? Ünvanın mı? Ünlü olmanın mı? Hepsi geçici lun. Ölünce kimse mezar taşına “iPhone 19’la gömüldü” yazmıyo!
Lan kardeşim…
Kapanış cümlem net:
"Paran kadar değil, insanlığın kadar değerlisin!"
Gerisi boş laf!
Sakın unutma: Cebini değil, gönlünü doldur!
Bu yazıyı okuduysan, git şimdi aynaya bak ve şunu de:
“Ben gösteriş için değil, gerçek bir hayat için varım!”
Yeter be, bir dur lan artık!
YAZAN: YAMAN TİLKİ
"Tilki gibi zeki, kurt gibi cesur ol, ama asla açgözlü olma!"


